Köpeklerde kulak ağrısının ve kulak akıntısının en yaygın nedeni Otitis Eksterna (dış kulak yolu yangısı) hastalığına bağlı olarak oluşur. Bu hastalık köpeklerde en yaygın görülen kulak hastalığıdır. Bu hastalık ilerleyip kronik hale gelirse; kronik ağrı ve sağırlığa yol açabilen, uzun süreli klinik belirtileri olan hatta kulak kanalının kapanmasına kadar ilerleyebilir.
Bunun dışında iç ve orta kulak iltihapları da oldukça ağrılı kulak akıntısına sebep olabilen daha nadir görülen hastalıklardır. Tedavi edilmeyen bir dış kulak enfeksiyonu, her ikisi de eksterna otitisine benzer belirtiler gösteren, kulak akıntısı veya denge sorunları olan çok ağrılı bir orta veya iç kulak enfeksiyonuna kolayca yol açabilir. Bazı köpekler daireler çizerek yürüyebilir veya midesi bulanabilir.
İçindekiler
◦Irk Predispozisyonu
Uzun kıllı ırklar kısa tüylü ırklara göre Otitis Eksterna oluşumuna daha yatkındır. Cocker Spaniels, Miniature Poodle, Shar Pei ve Alman Çoban Köpeği gibi ırklar Otitis Eksterna’ya ve bu hastalığa bağlı kulak akıntısına yatkındırlar.
◦Fazla Nem
Hava sıcaklığının, nem ve yağış miktarının artması gibi çevresel faktörler kulak kanalını etkiler. Genellikle yaz sonlarında ve sonbahar başlarında kulak akıntısı daha sık görülür. Sıcak ve nemli ortamda gram negatif bakteri enfeksiyonları daha sık görülür. Aynı zamanda yaz aylarında köpeklerin yüzdükten sonra kulak kanalını nemli kalması da hastalığa yatkınlık yaratır.
◦Kulak Tıkanıklğına sebep olan hastalıklar
Neoplazi, polipler ve kistler hastalığın oluşumuna ortam hazırlar.
◦Yanlış uygulanan tedaviler
Kulak temizliği sırasında oluşan travmalar, antibiyotiklerin ve temizleme solüsyonlarının yanlış ve aşırı kullanımı sonucu kulak mikroflorada oluşan değişiklikler kulak akıntısına ve Otitis Eksterna’ya yatkınlık sebebidir.
◦Irk: Springer Spaniels, Miniature Poodles, Yorkshire Terier, Shar Pei ve Alman Çoban Köpeği gibi ırklar Otitis Eksterna oluşumuna yatkındır.
◦Yaş :En çok 3-6 yaş arasındaki köpeklerde görülür. Keratinizasyon, atopi veya beslenme intoleransı gibi sebeplere bağlı oluşan Otitis Eksterna vakaları genellikle genç hayvanlarda görülür.
◦Yaşam Tarzı:
◦İlaçlar: Bazı ilaçların topikal uygulaması irritan veya alerjik kontakt dermatite neden olabilir. Propilen glikol de tahriş edici olsa da, Neomisin en sık belirtilen ajandır.
Köpeğinizde kulak akıntısı varsa hiç geç kalmadan onu veteriner hekiminize götürmelisiniz. Hekiminiz yukarıdaki bilgileri araştırmak için size bir takım sorular soracaktır. Sonrasında fiziksel muayene, kulak olunun otoskop ile muayenesi ve röntgen çekmek isteyebilir.
Akıntının içeriğine bakmak ve kültür için örnek almak isterse kulak swabı ile örnek alacak ve akıntının karakterini değerlendirecektir. Bu akıntıdan mikroskop ile bakmak için de örnek alıp parazitolojik ve hücresel olarak değerlendirebilir. İleri ve komplike vakalarda sedasyon eşliğinde video otoskop ile görüntüleme yapılabilir ve biyopsi alınabilir.
Sağaltımda ilk önce aktif yangıyı kontrol altına almak gerekir. Bu amaçla, predispoze ve sürekli faktörler kontrol altına alındıktan sonra primer faktörler bulunup elimine edilmelidir. Alınan anamnez, fiziksel muayene bulguları ve diyagnostik test sonuçlarına göre uygun sağaltım metodları seçilmelidir.
Öncelikle kulak temizliği sadece hastalık durumunda veteriner hekiminizin önerdiği şekilde yapılmalıdır. Düzenli kulak temizliğine hiçbir sağlıklı köpeğin ihtiyacı yoktur. Gereksiz yere yapılan temizlikler kulakları hastalıklara yatkın hale getirir. Hastalık durumunda;
◦Kulak kanalı epitelyumunun uygun muayene ve sağaltımının yapılabilmesi için akıntıların ve kurumuş ilaç kalıntılarının uzaklaştırılmaları gerekir.
◦Epidermal göç hareketinin bozulmasıyla kulak kanalında birikim yapıp sertleşen serumen, seruminolit oluşmasına neden olur. Seruminolitler yabancı cisimler gibi enfeksiyon oluşturabilirler. Bu nedenle seruminolitlerin uzaklaştırılması gerekmektedir.
◦Pamuklu çubuklar, sadece kulak kanalındaki sulu eksudatı uzaklaştırmak için sıvının emdirilmesi amacıyla çok dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır. Pamuklu çubuklarla asla kulak temizliği yapılmamalıdır. Aksi takdirde kulak kirinin kulak zarına doğru itilmesine neden olur ve temizlenmesi daha zor bir hal almaktadır.
◦Pamuklu çubuklar hassas kulaklar için de irritan olabilmektedir. Kulak kanalı duvarında aşınma, ülserasyon ve ağrıya neden olmaktadırlar.
◦Akut olgularının % 80 – 85’i sadece topikal sağaltımla iyileşebilmektedir. Topikal sağaltımda birinci amaç nemli olan kulak kanalını kurutmaktır.
◦ İdeal olan, kulak kanalında hastalığı oluşturan primer faktöre göre ilaç kullanmaktır. Bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik, maya enfeksiyonunda antifungal, enflamasyon ya da eritem varlığında kortikosteroidler ve eğer kulak akarı mevcutsa insektisitler kullanılmalıdır.
◦Topikal olarak kullanılan antibiyotikler, sistemik olarak kullanılıp kan ile bölgeye gelen antibiyotiklere oranla daha yüksek konsantrasyon sağlamaktadır.
◦Topikal glukokortikoidler; vazokonstrüktif, antiproliferatif, serüminöz ve sebasöz bezlerin salgılarını azaltıcı etki göstermektedir. Topikal olarak kullanılacak glukokortikoidler ağrı ve kaşıntıyı ortadan kaldıracaktır.
◦Sistemik sağaltım; kulak kanalındaki yaralar, bakteriyolojik kültürün pozitif çıkması, kulak zarının yırtılması, orta kulak iltihaplanması, ateş ve iştahsızlık gibi genel durum bozukluğunda ve topikal uygulama yapılamaması durumunda gereklidir.
◦Sistemik antibiyotikler kültür ve duyarlılık testleri sonuçlarına göre kullanılmalıdır.
◦Sistemik antifungal uygulama; ileri derecedeki maya enfeksiyonlarında ya da sistemik bir mikozdan kaynaklanan enfeksiyonlarda tercih edilir.
◦Antiparazitik ilaçlardan ivermektin, kulak akarlarına karşı oldukça etkilidir. Haftada bir kez 3 – 4 hafta süreyle kullanımı, paraziter enfeksiyonu ortadan kaldırmaktadır.
◦Sistemik glukokortikoid sağaltımı; ileri derecede, kronik ve keratinizasyon bozukluğuna bağlı olan alerjik durumlarda kullanılmalıdır. Glukokortikoidlerin kaşıntı önleyici etkileri vardır.
◦Medikal sağaltıma yanıt vermeyen ya da medikal sağaltım sonrasında nüks eden köpeklerde ve kortikosteroid enjeksiyonlarının yangılı ve şiş kulak kanalının açılmasını sağlayamadığı, patolojik değişikliklerin meydana geldiği ya da ileri derecede kalsifikasyon bulunduğu durumlarda operasyon yapılması gereklidir.
Bu amaçla uygulanan operasyonlar; Lateral kulak duvarı rezeksiyonu (LKDR), Vertikal kulak kanalı ablasyonu (VKKA), Total kulak kanalı ablasyonu (TKKA) ve lateral bulla osteotomisi (LBO).
Hekiminiz köpeğiniz için en uyygun operasyona karar verecek ve operasyo öncesi yapılması gerekenler ile ilgili sizi bilgilendirecektir.
◦Kronik Otitis Eksterna’nın medikal tedavisi 8-12 hafta sürer. Kronik Otitis Eksterna’nın medikal tedaviye yanıt verme oranı; yangının şiddetine, dış kulak kanalında yarattığı hasara, hastanın genel durumuna ve tedavinin düzenli uygulanabilmesine bağlı olarak değişir.
◦Kronik Otitis Eksterna, medikal ya da operatif yöntemlerle sağaltılması çok zor bir hastalıktır.
İkinci bir ilaç kullanılacaksa aynı şekilde uygulayınız. Tipik olarak, ek ilaçlar uygulamadan önce 30 dakika beklemelisiniz. Herhangi bir kulak ilacı veya temizleme maddesi ile ilgili özel talimatlar için veteriner hekiminize danışınız.
Hayır veteriner hekiminiz önermediği sürece köpeğinizin kulaklarını temizlememelisiniz. Gereksiz yere yapılan kulak temizliği, kulakları irrite eder, kulağın doğal florasını bozar ve hastalıklara açık hale getirir.
Köpeğiniz banyodan ya da yüzmesinden sonra kulakların içi ıslak ve nemli kalarak hastalık oluşturabilir. Bu yüzden kuru bir pamuk yardımıyla kulağı tahriş etmeden, nazik hareketlerle kulakların içi iyice kurulanmalıdır.
Bu sorunu tedavi etmek için kullanılan birkaç cerrahi prosedür vardır. En sık yapılan ameliyata lateral kulak rezeksiyonu denir . Ameliyatın amacı kulak kanalının dikey kısmını çıkarmak ve yatay kanaldan şişmiş dokuyu çıkarmaktır. Dikey kanalı çıkarmak nispeten kolaydır, ancak büyük miktarda dokuyu yatay kanaldan çıkarmak daha zordur. Bazı durumlarda kulak kanalının tamamının alınması gerekebilir ve bu da kalıcı işitme bozukluğuna neden olabilir.
Kulak akıntısı olan köpekler huzusuzdur. Kulakları sürekli bir ağrı kaynağıdır ve sık sık kaşınır ve başlarını sallarlar. Derin kulak enfeksiyonları kulak zarına zarar verebilir veya yırtılabilir, bu da iç kulak enfeksiyonuna ve hatta kalıcı işitme kaybına neden olabilir.
Orta kulak iltihabı çoğunlukla tedavi edilmeyen dış kulak iltihabının sonucunda oluşur. Bu enfeksiyon genellikle soğuk algınlığı, grip veya alerji gibi başka bir hastalıktan veya tıbbi sorundan kaynaklanır. Enfeksiyon burun kanallarının, boğazın ve östaki tüplerinin tıkanmasına veya şişmesine neden olabilir.
Köpeğinizin kulağının ağrıdığından şüpheleniyorsanız. Mutlaka veteriner hekiminize gitmelisiniz. Kulak ağrısı dış kulaktan iç kulağa kadar enfeksiyonun belirtisi olabilir. Kalıcı problemlere sebep olmadan kontrol altına alınması gerekir. Veteriner hekiminiz onu rahatlatacak ilaçlar uygulayacaktır.
Kulak enfeksiyonlarının ilerlemiş hallerinde. Kulaktaki hassasiyete bağlı ufak darbeler kulağın kanamasına sebep olabilir. Her zaman endişelenecek bir durum olmasa da mutlaka veteriner hekiminizin bir kulak muayenesi yapmasını gerektirir.
Kulak ağrısının en yaygın sebebi kulak enfeksiyonlarıdır. Bunun dışında yabancı cisimler iç ve orta kulak iltihapları. Kronik dış kulak iltihapları ve kitleler kulak ağrısına sebep olabilir.
Yorum & Görüşünüzü Bildirin.
Yorumlar