Yeni doğmuş bir kediye bakmak sahipleri için çok mutluluk verici bir deneyim olabilir, ancak bir yavru kedi eğer solan yavru kedi sendromu yaşarsa bu yürek parçalayıcı bir yaşantıya dönüşebilir. Bu nedenle bu sevimli tüy yumaklarının güvenli ve sıcak bir ortamda yeteri kadar beslendiklerinden emin olduğunuz kadar solan yavru kedi sendromuna da çok dikkat etmelisiniz.
İçindekiler
Solan yavru kedi sendromu, kısaca yeni doğan kedilerin doğumdan annelerinden ya da elle beslenen kediler için biberondan sütten kesilene kadar geçen süre içinde yeterli kadar gelişememe durumudur. Yaklaşık 4 ile 5 hafta süren bu dönem sonunda ne yazık ki süreç çoğunlukla ölümle sonuçlanır.
Bu yaşamı tehdit eden durum yeni doğan kedilerin yaklaşık %30’unu etkileyen çok ciddi bir gelişim problemidir. Bu tanı doğduktan sonraki ilk birkaç hafta içinde sağlığında ciddi bozulmalar başlayan kediler için kullanılan genel bir terimdir.
Oldukça yaygın olarak görülen soluk kedi sendromunun semptomları fark edilebilir ancak bunun için çok dikkatli gözler gerekiyor. Ne yazık ki çoğu durumda ilk belirti yavru kedinin ölümü olduğundan kedi sahiplerinin yavru kedilerin doğumundan itibaren çok iyi bir gözlemci olması gerekiyor.
Normal gelişim aşamalarını tam olarak karşılayamayan yavru kediler, soluk yavru kedi sendromu yaşıyor olabilir. Bu nedenle özellikle yavru kedinizin şu gelişim görevlerini yerine getirdiğinden emin olmalısınız:
Evcil hayvan besleyenlerin diğer dikkat etmesi gereken diğer belirtileri şu şekilde sıralayabiliriz:
Değerlendirme ve tedavide geç kalındığı taktirde ise kan şekerinde düşüklük, dehidrasyon, vücut ısısında düşüklük ve sonuç olarak da ölümle sonuçlanabilir.
Solan yavru kedi sendromunun nedenleri çok değişkendir ve tedavi sürecinin planlanması altında yatan nedene bağlı olduğundan bu nedenler çok önemlidir.
Paylaştığımız bu nedenlere ek olarak aşağıdaki durumlar da solan yavru kedi sendromunun nedenleri olarak sayılabilir:
Bir veteriner, gelişip gelişmediğini belirlemek için yeni doğan bir kediyi doğumundan sütten kesilinceye kadar arada geçen birkaç haftalık süre içinde muayene etmelidir. Veterineriniz, yavru kedinin bazı gelişim evrelerini tamamlamadığını gözlemliyorsa kedinizin yavru kedi solma sendromu olduğundan şüphelenerek bunun altında yatan nedeni araştıracaktır.
Bazı durumlarda vakalar ölümle sonuçlanıncaya kadar teşhis konamaz ve kesin tanı için ancak otopsi gerekir. Testler idrar veya dışkı değerlendirmesiyle birlikte kan analizlerini de içerebilir. Bununla birlikte ne yazık ki vakaların %80’i ancak ölüm sonrasında teşhis edilebilmektedir.
Solan yavru kedi sendromunun teşhisi için kedi sahibinin gözlemleri ve hamleleri de çok önemlidir. Yeni doğan bir kediyi gözlemleyen kedi sahibi onun ne sıklıkla beslendiğini, ne kadar kilo aldığını ve her gün ne sıklıkla çişini ve kakasını yaptığını iyi takip etmelidir. Bu şekilde soruna dair bir belirti olup olmadığını gözlemleyebilir ve teşhisin erken konmasını sağlayabilirsiniz.
Öncelikle tedavi olsa bile solan yavru kedi sendromuna yakalanan yavru kedilerin büyük çoğunluğunun ne yazık ki öldüğünü belirtmemiz gerekiyor. Solan yavru kedi sendromu, altta yatan neden erken tespit edilebilirse tedavi edilebilir. Örneğin bazı bakteriyel enfeksiyonlar yeterince erken tanılanırsa tedavi edilebilir ancak kalp, mide-bağırsak ya da beyin kusurları gibi doğuştan gelen problemler yavru kedinin yaşam kalitesinin düşük olduğu durumlarda büyük oranda tedavi edilemez.
Bununla birlikte altta yatan nedenin tespit edildiği ve göbek deliği enfeksiyonu gibi durumlarda veterineriniz antibiyotik tedavisini reçete edebilir. Pire ya da diğer parazitlerin varlığının tespitinde ise kedilerde parazit tedavisi için harekete geçilebilir.
Tedavi süreci, veterinerin altta yatan nedeni belirlemeye çalıştığı sırada destekleyici bakımı da içerir. Bu süreçte kediye şu takviyeler yapılabilir:
Altta yatan nedenin erken tespit edilmesi ve tedaviye zamanında başlanması durumunda kitten fading sendromu kurtulması mümkün bir durumdur. Buna karşın ne yazık ki solan yavru kedi sendromunun iyileşmesi çoğu zaman ölümcül olmaktadır ve en yüksek ölüm oranı doğumdan sonraki ilk hafta olmaktadır.
Yavru kedinin ilk bir haftalık kritik dönemi atlatması ve düzenli beslenerek güçlenmesi durumunda hayatta kalma şansı artar. Vakanın uzun vadeli yönetimi doğru beslenmeyi, sıhhi koşulları ve koruyucu sağlık bakımını sağlamayı ve kilo almalarını sağlamak için yakından takibi amaçlar.
Eğer FIV ya da kedi lösemisi gibi yavru kedinin yaşamını tehdit edecek konjenital ya da kronik bir viral enfeksiyon yoksa, kedilerin prognozu olumlu olur ve uzun vadeli görünümünün iyi olması beklenir.
Her durumda bulaşıcı olmayan solan yavru kedi sendromu, pireler gibi parazitler ve bulaşıcı bakteriyel ya da viral hastalıklar nedeniyle ortaya çıkan vakalarda diğer yavru kediler de risk altındadır.
Yeni doğan kedinin bakımını üstlenen kedi sahibi, kedinin beslenmesinde, gelişim düzeyinde bir anormallik sezdiğinde, anne kedi tarafından dışlandığını gözlediğinde, tuvalete çıkma sıklığında bir gariplik gördüğünde, diğer kardeşleriyle arasında gelişim ve davranış açısından gerilik olduğunu fark ettiğinde hemen veterinere giderek yavru kedinin muayene olmasını sağlamalıdır.
Çoğunlukla ölümcül bir sendrom olmasına karşın, vakanın erken tespit edilip uygun tedavi yöntemlerini uygulandığı durumlarda düşük de olsa kurtulma ihtimali bulunuyor.
Soluk yavru kedi sendromu doğumdan hemen sonra başlar ve kedinin sütten kesildiği 4 veya 5 haftalık olmasına kadar devam eder.
Solan yavru kedi sendromunun nedenleri arasında genetik faktörler de bulunmaktadır.
Bu sendroma yakalanan kediler dokuz haftalık olmadan ölüyor. Büyük çoğunluğu ise çok daha erken bir süre içinde yaşam mücadelesini kaybediyor.
Yorum & Görüşünüzü Bildirin.
Yorumlar