Bilindiği üzere kediler, çok zeki, akıllı ve duyarlı yaratıklardır. Kedilerin en sevdiği şeyler, uzun uykular, lezzetli mamalar ve sıcacık yataklar gibi daha pek çok şeyi içeren uzun bir listeden oluşuyor. Bir o kadar da hoşlanmadıkları hatta nefret ettikleri şeylerin olduğunu da belirtmekte fayda var. Bundan başka bir yazımda ayrıca söz etmek isterim. 🙂
Tıpkı biz insanlar gibi, kedilerin ilginç, eğlenceli veya heyecan verici buldukları ve sevdikleri şeyler yaşlandıkça değişebilir. Kediniz bir gün çok sevdiği tüylü oyuncağıyla oynayıp, vakit geçirirken; ertesi gün onu sıkıcı bulabilir. Ayrıca sevilen şeyler her kedide ortak değildir; bazıları kediden kediye değişiklik gösterebilir.
Sizler kedi sahipleri olarak, kedinizin ilgi alanlarını ve ilgilerinin değiştiği dönemleri anlamaya çalışarak, kedinizin, mutlu, sağlıklı ve aynı zaman meşgul olmasını sağlayabilirsiniz. Sizler için kedilerin çoğunun sevdiği, hatta bayıldığı 8 şeyi bir araya getirdim! Bakalım minik dostlarımız nelerden hoşlanıyor?
İçindekiler
Kedilerin uyumayı sevdiği bir sır değil… Dolayısıyla ister kedisi olsun isterse olmasın hemen herkes kedilerin uyumayı ne kadar çok sevdiğini ve hatta günün büyük bir kısmını uyuyarak geçirdiğini bilir. Bir kedi günde ortalama 12 ila 16 saat kadar uyur. Kediler gece yaratıkları olduğu için günün çoğunu uyuyarak ve şekerleme yaparak geçirir.
Ve uyumak için kendilerince en rahat, en konforlu ve en korunaklı yeri seçmeye çalışırlar. Zaten kim öyle değildir ki? Hemen herkes rahat, yumuşacık bir yatakta uzun bir uyku çekmeyi sever. Kedilerde uyku süresi, büyük oranda, söz konusu kedinin yaşına göre şekillenir. Mesela yavru ve yaşlı kedilerin uyuma süreleri yetişkin yani genç kedilere oranlar çok daha fazladır.
Fakat siz kedinizin normalden fazla ya da normalden az uyuduğunu ve uykun problemi yaşadığını düşünüyorsanız, mutlaka veterinerinize başvurmalısınız. Veterineriniz size, kedinizin cinsine ve yaşına bakarak, aktivite seviyesi, enerji durumu ve uyku süresi gibi durumların normalini ve nasıl olması gerektiğini anlatacak ve bu doğrultuda bir çözüm yolu izleyecektir.
Yetişkin kediler, uyanık oldukları zaman diliminin yaklaşık yarısını kendilerini tımar ederek yani temizleyerek geçirirler. Dolayısıyla bir kedinin hayatının önemli bir parçalarından biri de temizlik ve öz bakımdır. Peki, kediler temizlik ve öz bakım konusunda neden bu kadar takıntılıdır? Kedilerin temizliğe yani kendini tımarlamaya bu kadar vakit ayırıyor olması birkaç nedenle açıklanabilir:
– Kedilerin kendilerini tımar etmeleri, tüylerindeki kiri ve tozu temizlemesine yardımcı olmakla kalmaz; aynı zamanda diğer yırtıcı hayvanların onları bir av olarak tespit etmesini, yani kokularını almasını da engeller. Zira kediler tüylerimi yalayıp temizleyerek, kendi kokularını da bir nevi giderirler.
– Hem cildini hem de tüylerini sağlıklı tutmak için düzenli bakımı şart olarak gören kediler için tüylerinin sağlıklı, nemli ve parlak olması da oldukça önemlidir. Kediler kendilerini tımar ederken, derisinin ve kürkünün doğal olarak ürettiği yağları dağıtır ve tüylerinin sağlıklı ve parlak görünmesini sağlarlar.
– Temiz olmak kedilere, kendilerini rahat hissettirir. Hemen herkesin katılacağı bir görüş olarak; masajdan daha rahatlatıcı bir şey yoktur! Kediler de kendilerini temizlediklerinde aynı şeyi hissediyor. Dolayısıyla kendilerini rahatlatmak, sakinleşmek ve de iyi hissetmek için sürekli temizlenirler.
– Temizlik yani tımar, diğer kedilerle bağ kurmalarına yardımcı olur. Kediler, bağlarını geliştirmek ve güçlendirmek için birbirlerini koklar ve yalar. Bu onların bir nevi iletişim kurma biçimidir. Ve iletişim açısından tımar oldukça önemlidir. Zira pek çok kez kedilerin birbirini tımar ettiğine şahit olmuşsunuzdur.
– Kendilerini temizlemek kedileri bir nevi ferahlatır. Bizler terlediğimizde nasıl gidip duş alarak rahatlıyorsak, kediler de bunu kendilerini yalayarak yapıyorlar. Özellikle sıcak mevsimlerde, kediler serinlemek için kürklerini tükürük ile ıslatıp, sık sık yalarlar.
– Her kedi, sahibi tarafından temizlenmeyi, yani tımar edilmeyi sevmez. Ancak sizin kediniz bundan hoşlanıyorsa, kürkünü, tüylerini doğal bir kıl veya kauçuk fırça ile fırçalamayı deneyebilirsiniz. Bu sayede kedinizin kürkündeki kir ve kalıntıları gidermiş olacak ve aynı zamanda kedinizin süper rahat hissetmesini sağlayacaksınız.
Hiç kimse bayat, bozulmuş ve tatsız tuzsuz bir yemeği yemek istemez. Aynı şey kediler için de geçerli. Üstelik bayat ve bozulmuş yemekler birtakım bakteri türlerini (salmonella ve staphylococcus) de içerisinde barındırır. Bu da kedinizin sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir.
Kedinize vereceğiniz mamaların ya da yiyeceklerin son kullanma tarihlerini kontrol ettiğinizden emin olmalısınız. Böylece evcil kedinizin, taze, sağlıklı, besleyici ve güvenli bir yemek yemesini sağlayabilir, onu mutlu edebilirsiniz.
Bir kediniz varsa, her fırsatta akan musluklardan su içmeye çalıştığına çok kez şahit olmuşsunuzdur. Neyse ki bu gibi durumlarda imdadınıza yetişecek ve özellikle kediler için tasarlanmış mama ve su kapları ile tonlarca içme çeşmesi piyasada bulunuyor. Bu içme çeşmeleri sayesinde kedinizin her zaman soğuk ve taze bir su içmesini sağlayabilirsiniz.
İster inanın ister inanmayın, bazı kedi türleri suda oynamayı seviyor! Sizin kediniz de onlardan biri olabilir. Eğer kediniz etrafa su sıçratmayı seviyorsa, küvet veya çocuk havuzu gibi şeyleri birkaç santim su doldurarak, oynamasına yardımcı olabilirsiniz. Hem bu sayede kedinizin hareketlenip, enerjisini atmasını ve özellikle de sıcak mevsimlerde serinlemesini sağlayabilirsiniz.
Kedilerin en doğal ve temel içgüdülerinden biri, pençelerini yani tırnaklarını, farklı yüzeyleri tırmalayarak, keskinleştirmeye çalışmaktadır. Ayrıca bundan fazlasıyla keyif aldıkları da bir gerçektir.
Tırmalama, pençelerini keskinleştirmenin yanı sıra kedileri rahatlatıp, zinde tutmaya da yardımcı olabilir. Bunu kendinizden pay biçerek anlayabilirsiniz. Nasıl mı? Şöyle ki bazen kaslarımız, sırtımız, boynumuzda ağrı ve yorgunluk olur, kolumuzu kıpırdatacak halimiz kalmaz.
Bu durumlarda uzun esneme hareketleriyle kendimizi rahatlatmaya çalışırız. Çoğu zaman işe de yarar. Kedilerde de durum aynı böyledir. Bir kedi ağacında veya tırmalama tahtasında hızlı bir kazı kazan, yorgun ve miskin bir kediyi hemen kendine getirebilir.
Kedilerle oyun oynamak, onların sağlığı ve gelişimi için hayati bir önem taşır. Dolayısıyla kedinizle oynadığınız her oyun, yavru kedilerden yaşlı kedilere kadar ciddi bir öneme sahiptir. Bir kediyi oynatıp, eğlendirmek için fazla bir şeye gerek yoktur.
Zira kediler, ipler, tüylü şeyler, tiftiklenmiş cisimler ve ipten yapılmış kedi oyuncaklarına kadar hemen hemen her şeyle oynayabilirler. Kediniz ile oyun oynamak için her gün rutine dönüşecek bir oyun zamanı belirleyebilirsiniz.
Belirlediğiniz oyun zamanı, kedinize, avını takip etmek, avlamak ve yakalamak gibi içgüdüsel dürtülerini tekrar yaşatacağı gibi aynı zamanda kedinizin egzersiz yapmasını, meşgul ve mutlu olmasını da sağlayacaktır.
Piyasada kelimenin tam anlamıyla milyonlarca kedi oyuncağı vardır. Bu oyuncaklar fazlasıyla işinizi görecektir. Fakat bazı kediler saklambaç gibi oyunlar oynamayı da sevebilir. Kedinizin oyun seçimi ne olursa olsun, her gün birkaç dakikanızı onunla oyun oynamak için ayırmanız oldukça önemlidir.
Pencere kenarına kıvrılmış bir kedi, sıklıkla gördüğümüz, alışıldık bir durumdur. Peki, bunun sebebi ne olabilir? Bunun sebebi, pencere kenarlarının birinci sınıf bir kuş gözlem yeri olmasıdır! Kediler, kuşları hem av oldukları için hem de sadece hareketleri dikkatlerini çektiği için izlemeyi severler. Ve hatta bazı kediler, gün içerisinde, yalnızca kuşları gözlemleyerek saatler geçirebilirler.
Sizin kediniz de pencere önlerinde kıvrılmayı seviyorsa ve açık renkli tüylere sahipse, cildini güneşin sert ışınlarından koruduğunuzdan emin olun. Güneşin en dik açıyla vurduğu pencerelerin önünde saatlerce kuşları izlemesini önüne geçmeye ya da süresini azaltmaya çalışın. Hatta dilerseniz, veterinerinizle konuşarak, kediler için uygun olan bir güneş koruyucu kremi satın alabilirsiniz.
Kediler genellikle yalnız hayvanlar olarak tasvir edilse de sevgiye, ilgiye ve arkadaşlığa ihtiyaçları vardır. Bu sevgiyi ve ilgiyi insanlardan da görmek isteyeceklerdir. Dolayısıyla kedinize, sık sık, onu sevdiğinizi göstermelisiniz. Bunu kucaklayarak, okşayarak ve onunla oynayarak yapabilirsiniz.
Kedinizin sizi sevdiğini anlamanız içinse birtakım işaretleri gözlemleyebilirsiniz. Bu işaretlerin arasında mırlamak, dizinize ya da kolunuza sürtünmek, başını kucağınıza koymak, yanınızda uyumak, miyavlamak, yalamak ve hatta kıçını yüzünüze yapıştırmak gibi tamamen doğal hareketler yer alıyor.
Kedilerin özellikle de karton kutulara karşı ilginç bir sevgisi ve ilgisi söz konusudur. Hatta çoğu zaman rahat ve yumuşak kedi yastıkları ya da yatakları yerine küçük bir ayakkabı kutusunu veya bir karton koliyi tercih edebilirler. Bunun sebeplerini öğrenmek için severek yazdığım yazımı mutlaka okuyun: Kediler kutuları neden sever? Kutuların cazibesi!
Merhaba Hüseyin bey
Yardımcı olabildiysek ne mutlu Petibom.com ailesine tekrar bekleriz 🙂
Merhabalar. Bu değerli bilgiler için kendi adıma teşekkür ederim. Sormak istediğim bi konu var. 1 hafta sonra british shorthair dişi yavruyu sahiplenecez. Ama kızım kucağa gelmediğini falan okuyunca üzüldü hiç mi kucağıma alıp sarılamıycam diye 🙂 bu konuda kızım için ufak bi bilgilendirme yaparsanız çok mutlu oluruz 🙏🏼😊
Kedilerin huyları tamamen bireyseldir. Bazı ırkların ortak özellikleri olabilse de sizin sahiplendiğiniz kedinin kucak sevip sevmeyeceği tamamen bireysel huyu ve sizin çabanızla ilgili olacaktır. Kucağınıza alıp sevdikten sonra onu ödüllendirmeniz işe yarayabilir.
Harika bilgiler edindim.
Teşekkürler