İçindekiler
Kedinizin zayıfladığını mı düşünüyorsunuz? O halde bu konuya daha detaylı bir şekilde değinelim… Kedi dostunuzda gözlemlediğiniz ani veya istenmeyen kilo kayıpları, genellikle altta yatan bir sağlık sorunu olduğu düşüncesini akıllara getirir. Kedilere aşina pek çok insan, kilo vermenin yaşlı kediler için olağan bir durum olduğunu düşünür fakat genellikle durum pek düşünüldüğü gibi değildir. Kedinizde açıklanamayan veya ani gelişen kilo kaybı gözlemlerseniz, öncelikle kilo aldırıcı kedi mamaları hakkında bilgi sahibi olun ve zaman kaybetmeden bir veteriner hekim desteği almanız şarttır.
Kilo kaybı yavaş yavaş meydana geliyorsa, dostunuz uzun tüylüyse veya önceden biraz fazla kiloluysa, kedinizin kilo verip vermediğini gözlemlemek gerçekten de zor olabilir. Kedinizin kilo değerlendirmesini yapabilmek için onu yukarıdan gözlemleyerek işe başlayabilirsiniz. İdeal kiloya sahip bir kedinin beli, göze çarpan fakat aşırıya kaçmayan bir kıvrıma sahip olmalıdır. Kısa bir gözlemin ardından ufak dokunuşlarla kedinizin kilosunu hakkında fikir yürütebilirsiniz. Ellerinizi kedinizin vücudu boyunca gezdirin, kaburgalar ince bir yağ örtüsü ile kaplı olmalıdır. Kaburgalar çok belirgin ve göze çarpar bir şekildeyse kedinizin zayıf olduğunu anlayabilirsiniz.
Kediler, yeterli bir şekilde beslenmedikleri zaman kilo verebilirler. Fakat altta yatan bazı hastalıklar var ki yeterli besin alımına rağmen ani gelişen ve istenmeyen kilo kayıplarına neden olur. Kilo kaybının altında yatan pek çok sağlık problemi olabileceği gibi bazı problemler hayati derecede ciddi olabilir. Şimdi hep birlikte kedi dostlarımızın kilo kaybına neden olabilecek sağlık problemlerini inceleyelim…
Kronik böbrek rahatsızlıkları, özellikle yaşlı kedilerde (>5-6 yaş) görülebilen yaygın sorunlardan biridir. Böbrek, kedinizin yaşamsal faaliyetleri adına pek çok hormon üretir, kandaki atık maddeleri filtreler, kan basıncı düzenler ve kırmızı kan hücrelerinin (alyuvar) üretimini sağlar. Bir kedinin böbrekleri düzgün çalışmadığında veya işlevselliğini yitirdiğinde ise bu sorun, böbrek yetmezliği gibi bir son evre hastalığına dahi sebep olabilir.
Böbrek rahatsızlıklarına bağlı gelişen idrarla sıvı kaybı ve buna bağlı artan susuzluk durumu bir kedinin kronik vücuttaki suyunu kaybetmesine neden olur. İdrarla birlikte protein kaybı görülür. Akabinde iştahsızlık, kilo kaybı ve uyuşukluk gibi belirtiler ortaya çıkmaktadır. Kusma ve ishalin de hastalığa dahil olmasıyla birlikte kilo kaybında şiddetli bir ivmelenme görülür. Kronik böbrek hastalığının ilerlediği durumlarda, ilaç, özel diyet ve sıvı takviyesi gibi tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.
Hipertiroidizm, yaşlı kedileri nispeten daha çok etkileyen ve sıklıkla karşılaşılan bir hastalıktır. Hipertiroidzm sorunu olan kediler, tiroid bezi büyümesine bağlı olarak daha çok tiroid hormonu üretirler. Tiroid büyümesinin altında ise genellikle tiroid üzerinde büyüyen bening yani iyi huylu bir tümör yatar.
Hipertiroidizmin en bilinen belirtileri arasında iştah artışı olmasına rağmen kilo kaybı, artan su tüketimi ve sık idrara çıkma yer alır. Bazı vakalarda bu belirtilere ek olarak kusma, ishal ve hiperaktivite de görülebilirken bazı kediler huzursuz/agresif davranışlar eşliğinde ses çıkarabilir. Hipertiroidizm sorunu olan kedilerde dağınık ve yağlı tüylere rastlanılabilir. Kıl kalitesi bozulur. Hipertirodizim tedavisinde ise ağız yoluyla alınan ilaç veya radyoaktif iyot gibi yöntemler uygulanabilmektedir.
Diyabet, kedilerin sağlığını olumsuz yönde etkileyen yaygın endokrinolojik hastalıklardan bir diğeridir. Diyabet; pankreas tarafından üretilen insülin hormonunun yeterince salgılanamamasına bağlı olarak oluşur ve endokrin bozukluklara neden olur.
Kedilerde yaşanan diyabet belirtileri arasında iştah artışı olmasına rağmen kilo kaybı, artan su tüketimi, sık idrara çıkma ve halsizlik gibi durumlar yer alır. Kedilerde diyabet genellikle geri döndürülebilir nitelikte ve insüline bağımlı olmayan türdendir. İnsülin takviyesi, ilaçlar ve özel bir diyet ile kontrol altına alınır. Bazı kediler birkaç aylık bir tedavi sürecinden sonra normale döner.
Gastrointestinal sistem; ağız ile anüs arasında yer alan bir sistemdir. Pek çok organı kapsayan bu sistemin temel görevi sindirimdir. Bu sistem, sindirimle beraber ağızdan alınan besinlerin emilimini sağlayarak vücudun bu besinlerden faydalanmasını sağlar. Kedilerde meydana gelebilecek herhangi bir gastrointestinal sorun emilim bozukluklarına neden olacağından dolayı kilo kayıplarına yol açabilir. GİS rahatsızlıkları, yiyeceklerin düzgün bir şekilde sindirilmesini ve besinlerin emilimini engelleyerek kilo kaybına yol açar. Bunların yanında kusma ve ishalle birlikte de besinlerin kaybı söz konusu olabilir. Kedilerde rastlayabileceğimiz GİS rahatsızlıklarından bazıları; bağırsak parazitleri, iltihaplı bağırsak hastalıkları, pankreas iltihabı gibi diğer pankreas sorunları ve Gİ sistem kanserleridir. Gastrointestinal bir sorun, kilo kaybının yanı sıra iştahsızlık, kusma, ishal ve uyuşukluk gibi problemleri de beraberinde getirebilir. İç parazit tedavilerinde paraziti etkisiz hale getirmek yeterli olurken diğer GİS rahatsızlıklarında ilaç ve destekleyici bakım uygun görülebilir.
Ağız ve diş problemleri kedilerde şiddetli ağrıya, iştahsızlığa ve kilo kaybına yol açabilmektedir. Kedilerde sıklıkla karşılaşılan ağız ve diş problemlerinin başında; periodontal hastalıklar (diş eti iltihabı vb.), diş taşları, diş çürükleri, ülseratif lezyonlar, stomatit ve diş kırıkları gelir. Ağız ve diş problemlerinin en sık görülen belirtileri ağız kokusu, salya akması ve diş eti kanaması gibi lezyonlardır. Tedavinin ilk adımında varsa enfeksiyöz etkenler tedavi edilir. Bunun yanında diş taşı oluşumu veya diş çürüğü varsa hasta anestezi altında opere edilir. İlerlemiş vakalarda ise ağız cerrahisine ya da diş çekimine ihtiyaç duyulabilir
Kedilerin de tıpkı insanlar gibi vücutlarının herhangi bir yerinde kanser gelişebilir. Lenfoma, kedilerin yakalandığı en yaygın kanser türlerinden biridir. Gastrointestinal ve lenfatik sistemde, ağızda veya herhangi bir yerde oluşup büyüyebilir. Kilo kaybı, halsizlik, uyuşukluk, ağrı, kas kaybı ve iştahsızlık çoğu kanser türünde görülen semptomların başında yer almaktadır. Kanserli hücreler normalde sağlıklı hücrelerin kullanması gereken enerjiyi kullanarak beslenir ve sağlıklı hücrelerin beslenmesine engel olarak kilo kaybı oluşmasına neden olur. Aynı zamanda kanserin bulunduğu bölgeye göre mide bulantısına bağlı kusma veya emilim bozukluklarına bağlı ishalle birlikte kilo kaybı daha da şiddetlenebilir.
Kedi dostunuz kendi alanında meydana gelebilecek herhangi bir değişiklikte, alıştığı alanın dışına çıktığında ve daha pek çok nedenden dolayı strese girebilmektedir. İlk başlarda içerisinde bulunduğu stresin belirtilerini dışarı yansıtmadığı için ilerleyen zamanlarda daha ciddi semptomlara maruz kalabilir. Alışılmadık herhangi bir çevre faktörü, kedinizde stres ve endişe gibi duygular meydana getirebilir. Kedilerde stresin en yaygın belirtisi iştahsızlıktır. Bu durum ise akabinde kilo kaybına yol açacaktır.
Bu saydığımız hastalıklar dışında, kedilerde kilo kaybına neden olabilecek başka sağlık sorunları da bulunabilir. Kedinizin yaşadığı kilo kaybının altında yatan herhangi bir sağlık sorunu mevcutsa buna bağlı gelişecek belirtileri fark edebileceğiniz gibi fark edemeyeceğinizi de unutmamalısınız. Pek çok hastalığın benzer semptomları olduğunu da düşünürsek teşhis için bir veteriner hekim muayenesi mutlaka şarttır.
Daha önce de bahsettiğimiz gibi, kedilerde kilo kaybı pek çok nedene bağlıdır ve uygulanacak tedavi yöntemi de bu nedene göre belirlenecektir. Kedinizde kilo kaybı gözlemlediğinizde yapacağınız ilk şey bir veteriner hekimden randevu almak olacaktır. Hekiminiz, yapacağı fiziksel muayenenin ardından kilo kaybının kaynağına inmek için laboratuvar testleri veya röntgen gibi tetkiklerden yararlanabilir. Çıkan sonuca göre ilaç tedavisi, özel diyet, ameliyat veya diğer tedavi yöntemleri uygulanabilir.
Veteriner hekiminiz kedinizde herhangi bir sağlık sorunu tespit edemezse, yetersiz beslenme ya da teşhis edilemeyen herhangi bir sorun söz konusu olabilir. Kediniz için zengin beslenme önerileri, ek gıda takviyeleri ve stresin azaltılmasına dair öneriler alabilirsiniz. Veteriner hekiminiz, kedinizin kilo almasına yardımcı olacak en doğru ve zengin beslenme şeklini mutlaka belirleyecektir.
Bütün önerilere ve uyguladığınız değişikliklere rağmen kedinizin kilo kaybı halen devam ediyorsa hekiminiz sizi ve minik dostunuzu daha uzman bir veteriner hekimine yönlendirebilir.
Düzenli veteriner hekim kontrolleri, kedinizi rutin olarak gözlemlemeniz ve gözünüze çarpan değişikliklerde hekiminize danışmanız kedinizin kilo vermesini veya mevcut sorunun ilerlemesini önleyebilir. Kediler, hastalıkları ve gelişen semptomları uzman bir şekilde gizlese de muayene esnasında konulan bir erken teşhis, kedinizde mevcut problemin kontrolden çıkmasını engelleyecektir. Bu bakımdan kedinizin rutin kontrollerinin aksatılmaması oldukça önem taşımaktadır.
İlginizi çekebilir: Kedim mama yemiyor ne yapmalıyım?
Yorum & Görüşünüzü Bildirin.
Yorumlar