Kediler sevildiğini anlar mı?

Kediler, “anlaşılması zor olan” canlılar olarak ünlüdür. Her hareketlerine bir açıklama yapmak, kolay değildir. Onları bir aile üyesi olarak kabul eder ve doğal hâlleri ile severiz. Peki, kediler sevildiğini anlar mı? Bu sorunun yanıtını her kedi sever yanıtlamak ve öğrenmek ister. Bazen cevabın ne olduğunu hissetse de ya da çok iyi bilse de kesin olarak emin olmak, ister. Bu nedenle tüylü dostlarını çok seven kedi sahipleri için bugün bu soruyu yanıtlıyoruz.

Kediler sevildiğini anlar. Ancak bunu pek umursamazlar. Elbette, şaka yapıyoruz. Sevgiye karşılık umursamazlık etmezler. Çünkü dünyadaki en güzel şey sevgidir. Bu sevgi karşılıklı olunca aradaki bağ daha da güçlenir. Kediler ile iletişim kurmanın zor olduğunu biliyoruz. Bu onların bizleri sevmediği anlamına da gelmez. Her canlının karakteristik ve fiziksel özellikleri aynı değildir. Nasıl ki bizler, insan olarak farklı karakterlere sahip isek kediler için de aynı şey geçerlidir. Kimi sahibinin yanından ayrılmaz istemezken kimileri de uzaktan sevmeyi tercih eder. Sonuç itibari ile onlar da bizleri sever.

Kediler sevildiğini birkaç şekilde anlarlar. Bu nedenle onlara olan sevgimizi fark ettirmek için bu listede yer alanlara dikkat etmemiz gerekir. Kediler sevildiğini;

1. hissederek,
2. içgüdüsel olarak ve
3. fark ederek anlar.

Şimdi de bu üç anlayış şeklinin nasıl gerçekleştiğini ele alalım.

Kediler sevildiğini hissederek anlar mı?

Bazı insanlar sevgilerini hissettirmeyi çok iyi bilirler. Bu yaklaşımı hangi canlı üzerinde gerçekleştirirlerse, sonuç itibari ile aynı tepkiyi alırlar. Bu da karşılıklı sevgiyi oluşturur. Bizler konuşarak anlatırız kediler ise miyavlayarak anlatırlar dertlerini. Bu nedenle bir dizi miyavlama çıkar karşımıza. Ancak bu miyavlamaların beraberinde çeşitli eylemler de yer alır.

Gözlerimizin içine derin derin bakarlar. Kucağımıza oturmak isterler. Onunla oynamamız için bazen bizi kızdıracak hareketler dahi yaparlar. Ancak bunların hepsi biraz ilgi bekledikleri içindir. Bu ilgi isteği de sevildiklerini anladıklarının belirtisidir, aslında. Bu nedenle sevildiğini daha iyi anlamaları için ona ilgi göstermeyi ihmal etmeyin.

Onunla top oynayın, kucağınıza alıp onu sevin ve geceleri sizinle yatmak isterse, bunu reddetmeyin. İlgi için miyavladığını fark edince onu okşamanız bile yetecektir. Yoğun geçen günleriniz için de ona oyuncaklar almalı ve meşgul olmasını sağlamalısınız. Çünkü kediler ihmal edildiklerini hissederse, depresyona girebilirler. Depresyon belirtileri arasında kedilerde sürekli miyavlama ve camdan dışarı bakma gibi eylemler görülebilir.

Kediler sevildiğini içgüdüsel olarak anlar mı?

Canlıların, vahşi hayattaki yaşamlarını sürdürebilmeleri için özel olan birçok içgüdüsü vardır. Kuşlar birbirlerine yemek bulduklarını belli etmek için çığlık atma şeklinde öterken kediler bulunduğu bölgenin kendine ait olduğunu belirtmek için konuşmaya benzer şekilde birbirleri ile iletişim kurarlar. Bununla birlikte birkaç yere idrar bırakırlar. Bunlar içgüdüsel davranış olarak görünmeyebilir. Ancak şöyle ifade ettiğimizde  daha iyi anlayabilirsiniz. Kuşlar koku almadan yemek bulurlar. Üstelik yiyeceklerini henüz görmeden birbirlerine ne tarafa gitmeleri gerektiğini öterek bildirirler. Ne kadar tuhaf, değil mi? Bununla birlikte yaklaşan bir tehdit olduğunu da içgüdüleri ile anlarlar. Bu nedenle birçok evcil hayvan sahibi depremi henüz olmadan önce kedi, köpek ya da kuş dostlarının tuhaf ses çıkartmaları ile fark ettiler. Bu fark ediş deprem sonrası ortaya çıksa da neden bu şekilde davrandıklarını anlamış oldular.

Bazı insanlar hayvanlara yaklaşamayabilir. Bunun nedenleri arasında korku, alerji ya da çocukluktan kalma bir travma olabilir. Ancak bu durum hayvanları sevmedikleri anlamına gelmez. Hatta bazıları her yere mama kabı koysa da kedilere yaklaşamayabilir. Bunlar hiç önemli değil, çünkü her biri zamanla aşılabilir. Önemli olan kedilerin bizleri ilk gördüğü an itibari ile bize olan yaklaşımlarıdır.

Kediden korkan ama onu çok seven biri iseniz, siz onu uzaktan sevmek isteseniz de, o yanınıza yaklaşıp onu okşamanızı isteyebilir. Çocuklar, köpekler ve kediler onlara olan duyguları içgüdüsel olarak fark edebilirler.

Kediler sevildiğini fark edip anlar mı?

Kediler sevildiklerini onlara olan ilgi ile anlarlar. Bir kişi her gün mama kabını dolduruyorsa, o kişi kedileri seviyor, demektir. Annelerimiz bizler için en sevdiğimiz yiyecekleri yapar, bizlere en iyi şekilde bakar ve bizi kötülüklerden kollar. Kedi severler de kedileri gördüklerinde alıp sever, onları besler ve hasta kedilere yardım ederler.

Kedi sahiplenmek bazı insanlar için mümkün olmayabilir. Alerji sahibi olması, yoğun geçen bir hayat ya da birçok neden onları sahiplenme konusundan uzaklaştırıyor. Ancak her ne olursa olsun, kedi sahiplenemeseler de sokaktaki kedileri besliyor ve hasta olduklarını gördüklerinde onları veteriner kliniğine götürüyorlar. Bu da kedilerin sevildiklerini anlamalarına sebep oluyor. Kediler de fark ederler. Çünkü sevgi fark edilen bir duygudur.

Yavru kediler sevildiğini anlar mı?

Yetişkin kediler için sevgi konusu oldukça kolaydır. Çünkü sevgi ile büyür ve bakılırlar. Ancak yavru kediler küçük oldukları için yavru kedi sahipleri onların sevildiğini anlayıp anlamadığını merak eder. Belirtmek isteriz ki, yetişkin ya da yavru olmaları hiç önemli değil. Onlar doğdukları an itibari ile sahip oldukları özellikler sevgiyi hissetmelerine neden olur. Üstelik yavru kediler yetişkinlerden daha fazla sevilmek için adeta can atarlar. En kıpır oldukları dönemde onları izlemek ve bakımlarını üstlenmek oldukça keyiflidir.

Kedi sahipleri bazen kedim benden uzak duruyor ve bir türlü bana yaklaşmıyor, gibi cümleler kuruyorlar. Bu durum onlar için çok üzücü olduğu için kedilere nasıl yaklaşımda bulunursanız, sevginizi daha iyi şekilde fark ederler konusuna değinelim.

Kedilerin sevildiklerini anlamaları için ne yapılmalı?

Aileye yeni katılan yavru ya da yetişkin kediler ilk zamanlarda sahiplerine yaklaşmayabilirler. Bununla birlikte sokak kedisi sahiplendiyseniz, bu yaklaşım konusu  biraz daha zor olabilir. Çünkü sokak kedileri kendi aralarında vahşileşebiliyor. Bu hayatta kalmaları için kendini koruma içgüdüsünden kaynaklanıyor. Ne yazık ki bazen de insanlar tarafından kötü davranışlara maruz kalıyorlar. Böylece insanlara olan yaklaşımları da olumsuz olabiliyor. İşte bu gibi sebepler nedeniyle kedilerin sevildiklerini anlamaları için bazı tutumlarda bulunmamız gerekiyor. Bunlardan birkaçı;

• daha fazla ilgi göstermek,
• sevdiği yemeklerden vermek,
• onları teşvik etmek.

Kedilerin köpekler kadar ilgi sevmediği bilinir. Bu oldukça yanlış bir düşüncedir. Çünkü bazı kediler sarılmaktan hoşlanmazken bazıları da buna bayılırlar. Kedinizin karakterine göre yaklaşımda bulunmalısınız. “Ona daha fazla ilgi göstermelisiniz” demek, elbette onu, ilgiyle sıkın, demek değildir. Zaman ayıramadığınız için size henüz yaklaşamadıysa, onunla oyun oynayabilirsiniz. Kediler için özel üretilmiş oyuncaklardan alabilirsiniz. Elbette bu oyuncaklara yaklaşacakları anlamına gelmeyebilir. Çünkü onların hangi eşyayı seveceği ya da sevmeyeceği kolayca tahmin edilemiyor. Bir ceviz ile saatlerce oynarken severek aldığınız pahalı bir oyuncağa yaklaşmayabiliyorlar. Bu nedenle neyi sevdiğini öğrenmek için evdeki “zararsız” eşyalar ile test edin. Bir küçük top, bir ayıcık ve bunun gibi keskin yerleri ya da küçük parçalara sahip olmayan oyuncaklar bulmaya çalışın.

Her canlı yemek yemeyi sever. Bu nedenle her kedi için lezzetli olan yiyecekler vardır. Eğer hangi besini atıştırmalık olarak vereceğinizi bilmiyorsanız, kediler için sağlıklı sebzeler hakkında bilgi edinebilirsiniz. Bunun yanı sıra meyve de verebilirsiniz. Fakat ne vermeyi düşünürseniz muhakkak veteriner hekiminize danışarak verin. Sevdiği yiyeceği fark edince size yaklaşacaktır. O yemek yerken siz de hafifçe onu okşamaya çalışın. Bunu istemiyorsa, bırakın.

Kedileri teşvik etmek için biraz hareketlilik gerekir. Bunun için kedi tırmalama tahtası gibi hem tırnaklarının törpülenmesini sağlayan hem de eğleneceği bir alan inşa edebilirsiniz. Tahtanın üzerine oyuncaklar asabilirsiniz. O oyun oynarken ona yaklaşarak onu sevmeye çalışırsanız, o da size yaklaşmaya başlayacaktır.